KONYA’YI KONYA YAPAN SELÇUKLUDUR
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin paydaşı olduğu "Şehrimiz Konya, Ufkumuz Dünya" konulu projenin konferans ayağında "Selçuklu Başkenti Konya" konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Caner Arabacı, Konya Konya yapanın Selçuklu Devleti olduğunu söyledi.
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin "Her Cumartesi Birlikteyiz" toplantılarında bu hafta Konya tarihi ele alındı. Vakfın İHH Konya Şubesi, Hocacihan İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği, Kulu Cihanbeyli Yardımlaşma Kültür ve Çevre Derneği ile birlikte düzenlediği "Şehrimiz Konya Ufkumuz Dünya" temalı proje gereği "Selçuklu Başkenti Konya" konulu konferansta tarihçi Prof. Dr. Caner Arabacı Selçuklu'ya başkentlik yapan Konya'yı anlattı.
"Şehrimiz Konya Ufkumuz Dünya" Projesinin Koordinatörü Mehmet Ali Gürel projeyi hayata geçirmekteki amaçlarının Konya'ya üniversite eğitimi almak için gelen gençlere sahip çıkmak olduğunu belirterek, "Misafirimiz olan üniversite öğrencilerini Konyalılarla buluşturmak, şehrin kültür ve tarihini anlatmak, sorunlarına çözüm bulmak, kısaca onların Konya'da yaşadıkları süreçte hayatlarını kolaylaştırmaya çalışmak. Elbette her kardeşimize ulaşamayacağız, herkesi Konya'dan memnun uğurlayamayacağız. Her şeye rağmen amacımız olumsuzlukları azaltmak, memnuniyeti çoğaltmak. Gayret bizden, başarı Allah'tan" dedi.
Vakfın 1916'dan gelen tarihini ve Konya'daki faaliyetlerini anlatan Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Orhan Gündüz, eğitim, kültür ve sanat yönünden gençlerin yetiştirilmesine önem verdiklerini söyledi. 2017 programında yaptıkları kurslar, seminerler, konferanslar, burslar, kültürel geziler, yarışmaları hakkında bilgi veren Gündüz, etkinliklerinin bu yıl da aynı doğrultuda devam edeceğini kaydetti.
Programda Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caner Arabacı, Selçuklu Başkenti Konya'yı anlattı. Konya'yı Selçuklu Devleti'nin Konya yaptığını dile getiren Prof. Dr. Arabacı, "Vatan kuruculuğunda, vatan tasavvurunda öncü olmasaydı Konya Konya olmazdı. 1071'den 1075'e kadar bir iklimi vatan haline getirmek her babayiğidin kârı değildir. Eğer bir insan tipiniz, şehriniz yoksa kimliğiniz de yoktur. Varlığınız sömürge, sünepe olmaktan ileriye gidemez. Selçuklu kendi kültür ve değerleriyle Konya'ya geliyor, Yesrib'i Medinesi yapıyor ve adını veriyor. Burada Konya'nın ismini 'kon ya'ya mı götüreceğiz, yahut 'İkonium'a mı götüreceğiz? Selçuklu Konya'ya Gunye ismini vermiş. Gunye sulak, yeşillik, havası temiz anlamına geliyor. Peki bu Konya'nın özelliklerine uyuyor mu? Meram'a bakın, Uluırmak, Tırılırmak, Nehr-i Kafur'a yani bugünkü Araplar'a bakın. Araplar Selçuklu'nun Nehr-i Kafur'udur. Yani ırmakların aktığı yer. Peki Konya, Gunye'den gelse olmaz mı? Neden Bizans'ın İkoniumundan gelsin. Selçuklu Konyası 120 mahalleden oluşuyor. Yalnız Konya'nın merkezi değil Karapınar; ki anlamı koca pınar, güçlü pınardır, Beyşehir yolu üzerinde Yenidoğan sınırlarındaki Ulukoru, Kestel gibi Konya çevresinin de sulak ve yeşillik olduğunu görüyoruz" diye konuştu.
Prof. Dr. Arabacı konferans sonunda katılımcıların sorularını cevaplayarak, Konya'nın Selçuklu döneminden kalan eserlerinin bugünkü konumunu da anlattı.
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin "Her Cumartesi Birlikteyiz" toplantılarında bu hafta Konya tarihi ele alındı. Vakfın İHH Konya Şubesi, Hocacihan İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği, Kulu Cihanbeyli Yardımlaşma Kültür ve Çevre Derneği ile birlikte düzenlediği "Şehrimiz Konya Ufkumuz Dünya" temalı proje gereği "Selçuklu Başkenti Konya" konulu konferansta tarihçi Prof. Dr. Caner Arabacı Selçuklu'ya başkentlik yapan Konya'yı anlattı.
"Şehrimiz Konya Ufkumuz Dünya" Projesinin Koordinatörü Mehmet Ali Gürel projeyi hayata geçirmekteki amaçlarının Konya'ya üniversite eğitimi almak için gelen gençlere sahip çıkmak olduğunu belirterek, "Misafirimiz olan üniversite öğrencilerini Konyalılarla buluşturmak, şehrin kültür ve tarihini anlatmak, sorunlarına çözüm bulmak, kısaca onların Konya'da yaşadıkları süreçte hayatlarını kolaylaştırmaya çalışmak. Elbette her kardeşimize ulaşamayacağız, herkesi Konya'dan memnun uğurlayamayacağız. Her şeye rağmen amacımız olumsuzlukları azaltmak, memnuniyeti çoğaltmak. Gayret bizden, başarı Allah'tan" dedi.
Vakfın 1916'dan gelen tarihini ve Konya'daki faaliyetlerini anlatan Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Orhan Gündüz, eğitim, kültür ve sanat yönünden gençlerin yetiştirilmesine önem verdiklerini söyledi. 2017 programında yaptıkları kurslar, seminerler, konferanslar, burslar, kültürel geziler, yarışmaları hakkında bilgi veren Gündüz, etkinliklerinin bu yıl da aynı doğrultuda devam edeceğini kaydetti.
Programda Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caner Arabacı, Selçuklu Başkenti Konya'yı anlattı. Konya'yı Selçuklu Devleti'nin Konya yaptığını dile getiren Prof. Dr. Arabacı, "Vatan kuruculuğunda, vatan tasavvurunda öncü olmasaydı Konya Konya olmazdı. 1071'den 1075'e kadar bir iklimi vatan haline getirmek her babayiğidin kârı değildir. Eğer bir insan tipiniz, şehriniz yoksa kimliğiniz de yoktur. Varlığınız sömürge, sünepe olmaktan ileriye gidemez. Selçuklu kendi kültür ve değerleriyle Konya'ya geliyor, Yesrib'i Medinesi yapıyor ve adını veriyor. Burada Konya'nın ismini 'kon ya'ya mı götüreceğiz, yahut 'İkonium'a mı götüreceğiz? Selçuklu Konya'ya Gunye ismini vermiş. Gunye sulak, yeşillik, havası temiz anlamına geliyor. Peki bu Konya'nın özelliklerine uyuyor mu? Meram'a bakın, Uluırmak, Tırılırmak, Nehr-i Kafur'a yani bugünkü Araplar'a bakın. Araplar Selçuklu'nun Nehr-i Kafur'udur. Yani ırmakların aktığı yer. Peki Konya, Gunye'den gelse olmaz mı? Neden Bizans'ın İkoniumundan gelsin. Selçuklu Konyası 120 mahalleden oluşuyor. Yalnız Konya'nın merkezi değil Karapınar; ki anlamı koca pınar, güçlü pınardır, Beyşehir yolu üzerinde Yenidoğan sınırlarındaki Ulukoru, Kestel gibi Konya çevresinin de sulak ve yeşillik olduğunu görüyoruz" diye konuştu.
Prof. Dr. Arabacı konferans sonunda katılımcıların sorularını cevaplayarak, Konya'nın Selçuklu döneminden kalan eserlerinin bugünkü konumunu da anlattı.